Yapay Zekâ - 1: Senin Yapmadığın İş Senin Sayılır mı?

Gün geçtikçe aklımızı, bilişsel becerilerimizi kullanmamayı mı öğreniyoruz? Peki, akıl ve bilişi kullanmadan yaptığımız işlerin karşılığında kazandıklarımız gerçekten bizim midir?

Bu sorular “etik” başlığı altında incelenmesi gereken sorular mıdır?

Açıkçası, bu ve benzeri soruların “etik” başlığı altında değerlendirilmesi gerektiğini düşünenlerdenim. Zaman ne gösterir ve düşüncelerim ne yönde ilerler bunu bilemem fakat şu anki teknoloji ile yapılanları düşündüğümüzde evet, bir yazar olarak benim yazmadığım bir yazıya, benimdir diyemem..

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte yapay zekânın da gelişmesi pek çok alanda hayatımıza kolaylıklar sağlıyor olabilir. Elbette bunun önüne geçemeyiz. Bilgiye daha hızlı ulaşmamızı sağlıyorsa, hastalığımızı daha hızlı teşhis edebiliyorsa, olası kazaları hızlıca öngörerek bizi uyarabiliyorsa artık yapay zekânın vazgeçilmez olduğunu söyleyebiliriz.

Ama sizce de tüm bunlarla, etik değerler arasındaki ince çizgiyi çok iyi ayırt etmemiz gerekmez mi?

Benim, kendim olarak araştırmayıp, bulmayıp, bilgi birikimim ve aklımla yorumlamayıp yazdığım içerikler sayesinde bir dersi geçersem ya da para kazanırsam bu ne kadar doğru olur açıkçası sorgular bir noktadayım.

“Hiçbir şey düşünmeden, emek vermeden yapay zekâ ile her şeyimi halledeyim,” bakış açısıyla yaşayan kişilerin sayısı artarsa ve bu şekilde yaşam kültürü oluşan bir nesil gelecek olursa o ince çizgi yok olabilir ve etik değerlerimizi kaybedebiliriz.

Ayrıca aklımızı ve bilişsel becerilerimizi de sağ salim yerinde tutmamız gerektiği düşüncesindeyim. Evet, hızlı bir şekilde bilgi edinmek için yapay zekâyı kullanabiliriz. Ama ardından bu bilgiyi sorgulamamız gerekir. Nasıl bir kişiden duyduğumuzu bir başka kişiden de duyma ihtiyacımız oluyorsa, bir kitabı okuduğumuzda öğrendiğimiz bilgiyi bir başka kaynaktan teyit etmemiz gerekiyorsa, arama motorunda karşımıza çıkan ilk sitedeki yazanları doğrulayacak güvenilir kaynakları arıyorsak yapay zekâyı kullanarak elde ettiğimiz metinlerin güvenilirliğini de sorgulamamız gerekir. Bu işi de ancak kendi beynimizle, araştırma yöntemlerimizle, bilişsel becerilerimizle yapabiliriz.

Ek olarak, yapay zekâ teknolojisinde hâlâ aşılmaya çalışılan; önyargı, şeffaflık, mahremiyet, güven ve hesap verebilirlik gibi sorunlar var ki bu da bu serimizin ikinci yazısı olsun.

Tabii bir de işin sanat ve yaratıcılık boyutu var. Bu da üzerine uzun uzun konuşulması gereken bir konu. Üçüncü yazımız da bunun hakkında olsun diyelim ve sizin düşüncelerinizi de bekliyoruz demeden geçmeyelim.

24.05.2024